9 Şubat 2015 Pazartesi

0
ADRK ROTTWEİLERDE SURAT YAPISI

Rottweiler ırkında ADRK NIN önemle üstünde durduğu bir konu SURAT DOLGUNLUĞU.
Bu konu esas olarak 5 başlıkta incelenir:
1)FANG BREİTE ,ağız genişliği
Bir erkek suratı için 8cm orta ölçüler,9cm civarı güçlü,10cm olursa çok güçlüdür.
Üzerinde boyama yaptığımız köpek 8cm civarıyla orta ölçülerde,9cm güçlü,daha fazlası çok güçlü olarak sınıflanır.Altındaki güçlü,onun altındaki yine çok güçlü FANG eni taşıyor:
Resim
FANGBREİTE nasıl ölçülür görelim,mühim konudur %90 RAPORLARA CM OLARAK yazılır:
Resim
Resim
ResimArkon vom Hause Zillas,meşhur Mambo nun oğludur,babası gelmiş geçmiş en ünlü ADRK efsanelerindendir! (Mambo lar karışmasın tanınmış birkaç tane var,bu VOM CROSSENER RANCH olanın oğlu !)
Zayıf olan görelim,standart dışı çok zayıf görelim:
Resim
Resim
Resim
ADRK dan:
Resim
Resim
Yukardaki yerli dişi fizik olarak iyi,hele bizdeki sarkıklık yönünden alırsak harika,ama surat biraz sivrilme yapmış ,estetik yönden biraz puan kaybetmiş.
orantılı sağlam bir surat:
Resim( köpek yerli!)
Nazar boncuğu taktıracak kalitede bir surat daha görelim,müthiş diyelim:
Resim
Rengi biraz açık da olsa bu kadar güzel gözler her rottweilere nasip olmaz,erkek olsa bazı şeyler söylenir ama PRİSKA bir dişi kusur bulmak çok zor,demekki güzel kavramının sonu yoktur,kusur çok azsa,kusursuzdur...
Bir de erkek görelim,nazar değmesin,ELWİS:
Resimelwis
Resimkarl,tabi bunlara bakıp kendi köpeğinizle karşılaştırmayın bunlar harika suratlar :) ama en iyi bilelim...
Çok emek var bu köpeklerde çoook...ELWİS in suratında bir eksik bulmaya kalksak adamı döverler :) ,ADRK işi bilerek yapıyor,saygı duyarım...
Ama çok özetini söylersek,maddi durumu pek iyi olmayıp illa yerli alacak arkadaşlar daha titiz olmalı,çünkü yerliler içinde rottweiler suratı bile denemeyecek surat taşıyan köpek sayısı fazla,öyle olmayanlar da var,yerli alacaksak çok güzel surat taşıması çok zor ama rottweiler ırkı adına fazla eleştirilmeyecek olanlar çok var..
Devamını oku...

8 Şubat 2015 Pazar

1
Köpeklerde İlk Yardım



Arkadaşlar bir yerde buldum ve yararlı olacağını düşündüm,umarım böyle olaylar kimse yaşamaz ama ben yinede elimizin altında böyle pratik bilgiler bulunsun istedim. 
-------------------------------------------------------------------------------------- 
Köpekler çok enerjik ve meraklı hayvanlardır,biz köpek sahiplerinin bütün dikkatine ve önlemine rağmen bir kaza geçirmelerine ve başlarını derde sokmalarına şaşmamak gerekir.kötü sonuçlara sebep verecek olaylara parklarda,nehir veya deniz kenarlarında,trafikte,bahçede hatta ev içinde karşılaşabilirsiniz.en iyi yöntem ufak yada büyük her türlü kazanın başınıza gelmeyeceğini düşünmek değil önlem alıp kendinizi hazırlamanızdır. 

bir kaza anında tabiiki köpeğinizi veterinere götüreceksiniz.ancak öncelikli olarak köpeğinize ve veterinerinize yardımcı olmak, köpeğin daha fazlı acı çekmesini önlemek,kanayan bir yarayı durdurmak ve yaranın daha kötü bir hal almasını önlemek için yapacaklarınız vardır. 


ALTIN KURALLAR 

*sakin olun.köpeğiniz panik olduğunuzu anlar ve aynı şekilde cevap verir. 
*yiyecek,içecek kesinlikle vermeyin. 
*yavaşça ve dikkatlice taşıyın,yatıştırıcı bir ses tonu ile konuşun. 
*veterinere gitmeden önce telefon ederek köpeğinizin durumu hakkında ayrıntılı bilgi verin. 

KIRIKLAR 

köpeğinizin ayağı ya da vücudundaki başka bir kemik açık yada kapalı olarak kırılmış olabilir.yani kemik kırılarak deriyi parçalamış ve dışardan görünüyor olabilir veya içeride kırılmış olabilir.köpeğiniz inliyor,ayağa kalkamıyor,vücudunda şişkinlik, deforme ile dokunmada hassas bir acı duyuyor ise bir kırık ile karşı karşıyasınız demektir.


*köpeğinizin hareketini kısıtlayın. 
*eğer açık bir kırık var ise bu yeri yapışmayan bir bandaj kullanarak sarın ve sert zeminden korumak için pamuk kullanın. 
*ayakta bir kırılma var ise;bacağını pamukla iyice sarınız ve bandajlayınız.bandajı iki kat yapabilirsiniz bu bandaj veterinere gidene kadar iddare etmelidir. 
*tahta düzgün bir spatula yada sert ve düzgün bir plastik yardımı ile ayağın düzgün bir hal almasını ve hareket etmemesini sağlayın.pamuk ile bandaj yaptığınız ayağın altına bu düzgün sathı koyunuz ve yeni bir bandaj ile ayağa sabitleyiniz. 
*en kısa zamanda veterinere götürün. 

YANMALAR 

deri ve kürk üzerinde ateş yada kaynar bir sıvının verdiği zararlar olarak tanmlayabiliriz.derin yanıklar o bölgedeki sinir sistemini öldürdüğü için köpeğiniz acı çekmeyebilir ancak bir şokun içinde olabilir. 

*yanan bölgeyi acilen soğuk su dökünüz.ancak vücudun tümü ile çok soğuk suyun temasına kaçınınız.soğuk sudan dolayı köpeğinizi diğer bir şoka sokabilirsiniz. 
*yanan bölgedeki deri ve kürk parçalarını eliniz ile kaldırmaya çalışmayın ve herhangi bir krem yada merhem sürmeyin. 
*yanan bölgeyi yapışmayan steril bir bez ile (gazlı bez) sarınız.böyle bir steril bez yok ise yiyeceklerimizi saklamak için kullandığımız strech fiimler ile yanık bölgesini kaplayın ve yara üzerine soğuk su ile ıslattığınız bezi koyunuz. 
*yangından kurtulan bir köpek ise,duman nefes borusu ve ciğerleri tahriş etmiş olabilir. 
*en kısa zamanda veterinere götürün. 

nefes borusunda yabanci cİsİmler : 

*öpeğiniz kusmaya çalışır iken aynı zamanda aralıklar ile elini ağzına götürüyor ve nefes alma zorluğu çekiyor ise muhtemelelen nefes borusunda yabancı bir cisimden şüphelenilmelidir. 
*köpeğinizi oturtun ve birinin yardımını isteyin. 
*bir elinizi ağzının üst tarafından diğer elinizi ise alt tarafından tutarak ağzı açınız ve cisimi çıkarmaya çalışınız.bunu yaparken köpeğin burnunu kapatmadığınızdan emin olun. 
*dilini dışarı çıkarın ve yabancı cismi kontrol edin. 
*asla küçük parçalar ile yine küçük ve kaygan toplar ile oynamasına izin vermeyin.büyük boy köpeklerde tenis topunu yakalaması için havaya dikey olarak atmayınız. 
*köpeğiniz nefes almaya devam ediyor ancak zorlanıyor ve siz cismi göremiyor veya çıkarmakta zorluk çekiyor iseniz hemen veterinere götürün. 

zehİrlenme: 

ani hareketsizlik,dengesizlik,kusma,ishal zehirlenme belirtisidir.Çeşitli birçok kimyasal madddeler zehirlenmeye sebep olabilir.köpeğinizin neden zehirlendiğini araştırmak veterinere tedavi konusunda kolaylık sağlayacaktır. 

*zehirlendiğine inandığınız yerden köpeği uzaklaştırın ve olası diğer hayvanlar ile çocukların başka bir zehirlenmeye sebep olmaması için çevre güvenliğini sağlayın. 
*veterinere telefon ederek belirtileri söyleyin ve tavsiyelerini uygulayın. 
*zehirlendiğine inandığınız maddeyi veya maddeleri veterinere söyleyiniz ve köpeğinizi veterinere götürürken bu maddeleride yanınızda götürünüz.. 

ari sokmasi 

yaz ayları boyunca arılara ve böceklere karşı dikkatli olun.köpekler meraklı burunlarını ve ağızlarını her yere sokabilirler.bu bir böcek yuvası yada arı kovanı olabilir.arı yada böcek sokması lokal yada vücudun tümü üzerinde belirtiler gösterebilir.sokulan yerde şişkinlik veya vücudun şişmesi,köpeğin inlemesi yada sokulan bölgeyi köpeğin ısırmaya çalışması genel sinyallerdir.eğer ağız bölgesinde bir ısırma oldu ise salya artış gösterecektir 

*İğneyi bulmaya ve cımbız yardımı ile çıkarmaya çalışın.bunu yaprken çok fazla deriyi sıkmamaya özen gösterin.böcekler iğnelerini soktuklarıı yerde bırakmazlar.bunun için köpeğinizin ısırıldığını tahmin ettiğiniz yerde araştırma yaparak hangi böceklerin bulunduğunu saptayın. 
*yarım litre suya bir tatlı kaşığı sodabikarbonat karıştırarak sokulan yeri yıkayın. 
*eğer sokulan yer ağız içinde ise sünger veya bir şırınga yardımı ile bu karışımı ağıza verin,köpeğin başını aşağıda tutunki karışım yutulmadan tekrar dışarı çıksın. 
*köpeğiniz yerden kalkamıyor ve nefes almakta zorlanıyor,dişetleri solgun pempe görünüşlü ise değişik ve acil yardım gerektiren bir reaksiyon gösteriyor hemen veterinere götürün. 

aÇık yaralar 

*köpekler sıkça patilerini kesebilir.bunun için patilerini sık sık kontrol etmeyi bir alışkanlık haline getirin. 
*yara yerinden koyu bir kan sızıyor ise ciddi bir damar yarasına işaret etmektedir. 
*yara yerinden açık kırmızı ve tazyikli bir kan akışı var ise atardamar yarasına işaret etmektedir. 
*küçük ikincil derecede bir yaralanma ise köpeğinizin bu yarayı yalamasına izin verin ancak aşırıya kaçmasını engelleyin yarayı daha da büyütebilir. 
*derin olmayan yüzeysel yaralanmalarda,yaralı bölgeyi bir parça pamuk ve antiseptik solüsyon ile temizleyin.ya da yarım litre suya birçay kaşığı tuz kullanarak hazırlayacağınız karışımı kullanın. 
*köpeğin vücudunu dikkatlice kontrol edin yara üzerinde bir cisim olup olmadığını,yaranın derinliği ile ciddiyetini,hayati bölgelere yakın olup olmadığını ve olası diğer yaralanmaları bulmaya çalışın çok küçük olaslar bile not edin. 
*yara kanamaya devam eder ise yapışmayan steril bir bez ve pamuk yardımı ile yarayı sarın.aşırı sıkı sarmaktan kaçının. 
*yara patide veya bacakta ise yaptığınız bandajın temiz kalmasını sağlamak için eski temiz bir çorabınızı bu bandajın üzerine giydiriniz. 
*atardamar kanamalarında kanamayı durdurmak sıkı bir bandajı gerektirir.kanama bandaja rağmen devam ediyor ise tekrar bir bandaj ile daha sıkı bir şekilde önlemini alınız. 
*göğüs kafesi delinmiş ise burun ve ağızdan alınan nefes akciğerlerden dışarı çıkabilir.göğüs kafesinden hışırtlıl bir ses gelmesi bu olaya işarettir.hemen gazlı bir bez ve hava geçirmeyen temiz bir nesne ile bu bölgeyi kapatın ve hışırtlı ses kesilinciye kadar basınç uygulayın.solunumu önlememek için fazla basınçtan kaçının.bu bölgeyi bir bandaj ile sabitleyiniz. 
*neses almıyor ve kalp atışı hissetmiyor iseniz.gözüne parmağınız ile vurunuz ğer yaşıyor ama kendinde değil ise göz kırpacaktır.eğer cevap vermiyor ise sorun var.suni tenefüz yapın ve aynı zamanda kalp masajı yapın.ancak bu sistemler köpeklere uygulandığında minimum başarı ile karşılaşılmıştır. 
*acilen veterinere götürünüz.herzaman olduğu gibi veterinere telefon ederek durum hakkında bilgi vermeyi de unutmayınız. 

yarali kÖpeĞİ taŞimak 

kötü bir kaza ve yaralanmaya maruz kalan köpeğiniz korku ve endişe içinde olacaktır.yaranın vermiş olduğu acı ve ağrı hissinden dolayı düşündüğünüz gibi hareket etmeyebilir,sizi ısırmaya çalışabilir.bunun için mümkün olduğunca köpeğin dişlerinden uzak durun ve yaralı bölgeye sert hareketlerden kaçının. 

dikkatli ve bilinçli hareket edin köpeğinizle rahatlatıcı bir ses tonu ile konuşarak rahatlamasını sağlayın.sevk tasmasını hazır hale getirin ve takın bu mümkün değil ise; köpeğinizi dolaştırırken sevk tasmasını tuttuğunuz yerden (tutamaç) tasmanın diğer mandallı ucunu bu tutamaçtan geçirerek bir boğma tasma haline getirin ve köpeğinizin boynunua takın.(köpeğinizi asla bu tasmadan çekip sürüklemeyin)herhangi bir ısırılmaya karşı köpeğinize ağızlığını takın eğer yoksa bir kumaşdan yada gazlı bezi kullanarak hazırlayacağınız uzun şerit halindeki bez ile köpeğinizin ağzını bağlayın.bunu yaparken şerit halindeki beze yumuşak köpeğinizin ağzının büyüklüğü ile oranlı bir düğüm atın ve ağzına geçirin düğüm yeri altta kalmalı,daha sonra diğer iki ucu boynundan dolaştırarak bağlayın.ancak bu uygulamayı yüz ve ağız yarası olan,nefes almakta güçlük çekilen durumlarda kesinlikle uygulamayın. 

köpeğiniz yürüyebilecek durumda ise güvende olması için arabanıza yatırın.eğer yürüyemiyecek durumda ise taşımaya hazır olun. 

küçük köpekler kolayca taşınır.taşırken köpeğin yaralarına,kırık olduğu bölgelere dikkat edin ve nefes yolunu kapatmadığınızdan emin olun. 

orta boy köpekler için bir elinizi göğüs çevresinden diğer elinizi bacakların vücut ile birleştiği yerden kalçayıda destekliyerek kaldırın. 

büyük boy köpekler için yardım gerekebilir.birinci kişi köpeğin boynunun altından,diğer elini köpeğin ellerinin vücut ile birleştiği yerden tutumalı göğüsü desteklemeli,diğer kişi ise ayakların vücut ile birleştiği yerden kavramalı ve kalçayı ve vücudu orta noktadan destekleyerek kaldırmalı. 

bel kemiği ile omurilik kırılmalarında kesinlikle köpeği yerden kaldırmayın hemen profesyonel bir yardım için veterineri bölgeye çağırın. 

her üç boy köpek ırkları için uygulanacak en iyi yöntem ise; 

köpeğinizin yattığı yerin hemen arkasına bir battaniye serin yada düzgün sert plastik veya yine düzgün sağlam köpeğin boyuna göre bir tahta üzerine köpeğinizi çok az kaldırarak yada sürükleyerek birkaç kişi ile birlikte dengeli bir biçimde alın.yerden kaldırırken çok dikkatli olun.köpeğinizde ciddi bir yara veya kırık tahmin ettiğiniz bölgeye dokunmadan yavaşça kaldırın.bu arada elinizi köpeğin ağzından uzak tutun canı yandığı ve endişe içinde olduğu için sizi ısırabilir. 

neden değer verdiğiniz ve hayatı paylaştığınız dostunuz için ayrı bir ecza dolabı olmasın.bir eczadolabı daha alarak veteriner numaranızı bu dolabın üzerine kolayca okunacak şekilde yazınız ve yapıştırınız 

gerekli tıbbi melzemeleri hazır bulundurun. 

ev İçinde : 

1.pamuk - temizlemek ve sargıda kullanmak üzere. 
2.antiseptik solüsyon - yarayı temizlemek ve temiz tutmak için. 
3.flaster - bandajı sabitlmek için. 
4.gazlı ve steril bezler. 
5.eski temiz çoraplar - Özellikle bacak ve ayak bandajlarının temiz kalması için. 
6.antiseptik krem. 
7.termometre. 
8.makas - Çeşitli boylarda. 
9.cımbız. 
10.yanıklar için kullanılacak veterinerin önerdiği krem. 
11.strech film - yanık bölgeyi sarmak için. 
12.krep bandaj. 
13.soda-kusturmak için.veteriner önerisi ile. 
14.ağızlık ya da ısırılmaya karşı önlem almak için ağızı bağlayacağınız uzun şerit -gazlı bezden hazırlayabilirsiniz. 
15.sodabicarbonat - arı ve böcek sokmaları için. 
16.tentürdiyot 
17.alkol 

arabada : 

1.köpeği taşımak için köpeğinizin boyuna uygun sert plastik veya ince tahta. 
2.ağızlık ya da ısırılmaya karşı önlem almak için ağızı bağlayacağınız uzun şerit -gazlı bezden hazırlayabilirsiniz. 
3.tasma ve sevk tasması. 
4.veteriner telefon numarası 
5.telefon etmek için telefon kartı. 
6.antiseptik solüston. 
7.antiseptik krem. 
8.krep bandaj. 
9.flaster 
10.makas 
11.cımbız 
12.el feneri 
13.fosforlu giyecekler
Devamını oku...

0
KÖPEKLERDE SİNDİRİM SİSTEMİ



Hayvansal besinleri tüketen köpeklerde basit bir mide ince barsak ve kolon a sahiptirler.. sindirim sistemimnin vücut uzunluğuna oranı kısadır.s.s içinde midenin oransal payı büyük ince barsakların payı küçüktür. 
gıdaların s.s deki kalış süreleri s.s nin uzunluğu ile orantılıdır.diyet, yem tüketim sıklığı, çevre ısısı,gebelik, yaş, hareket, gıdaların s.s den geçişini etkiler. 
ince barsaklar s.s de başlıca emilme bölgesidir.barsakların villus ve mikrovillusları geniş bir emilim yüzeyi oluştururlar 
midenin üstü ince mukoz membranla kaplıdır, ve bezler bulunmaktadır. 
midenin altında ise kalın ve daha az bez bulunduran mukoza ile kaplıdır.


Sindirim Sistemi Organları.. 

Ağız 





Dişler 


Özefagus ve Mide 
İnce bağırsak 


Kalın Bağırsak ve Anüs 



Pankreas 
Karaciğer 

Devamını oku...

0
KÖPEKLERİMİZİN DİŞ SAĞLIĞI BAKIMI



Köpeğimizin dental problem yaşamaması ve sağlıklı dişlere sahip olması için haftada en az bir kez dişlerini fırçalamalıyız. Peki bunu nasıl yapacağız; 

1. Köpekler için özel hazırlanmış diş fırçalarını kullanmamız öneriliyor. Bunlar genellikle uzun saplıdır ve baş kısmı özel açıya sahiptir, ayrıca kılları ekstra yumuşaktır. 

2. Tabi ki gerekli olan ikinci şey diş macunu. KÖPEĞİMİZİN DİŞLERİNİ FIRÇALAMAK İÇİN İNSAN DİŞ MACUNU KULLANMAMALIYIZ. insanlar için hazırlanan macunlarda mevcut olan Florid köpeğimizin mide problemi yaşamasına hatta zehirlenmesine neden olur. Bu tip macunlar, ağızdan suyla tükürülür ama köpeğimiz tükürerek bunu ağzından uzaklaştıramaz ve yutar. Bu nedenle hayvanlar için üretilen özel diş macunlarından edinmemiz gereklidir. 

3. Fırçalama işleminden önce köpeğimizin yanağını elimizle kaldırıp öncelikle parmağımıza sürdüğümüz diş macununu ona tattırabiliriz, parmakla yaptığımız dairesel hareketlere diş fırçasıyla yavaşça diş etini zedelemeden devam edebiliriz. Hızlı ve güç gerektiren uygulamalardan kaçınmalıyız. 

4. Köpeğimizin bu uygulamalara karşı koymaması için dişlerini fırçalamaya yavruyken başlamamız yararlı olur. Böylece bu işleme alışacak ve bize zorluk çıkarmayacaktır. 

Evde dikkat etmemiz gereken bir şey de köpeğimizin, dişlerine zarar verecek, diş etine batacak maddelerden uzak durmasıdır. Sert ve sivri cisimler oynaması için uygun değildir. 

Son olarak, köpeğimizin beslenmesinde kuru mama kullanmamız diş plaklarının oluşumunu belli bir seviyede tutmada yararlı olur. Mama tanelerinin diş ile temas bölgesinde plaklar temizlenir bu amaçla hazırlanmış özel kuru mamalar piyasada bulunmaktadır.Unutmamalıyız ki sürekli olarak tek yönlü beslenen ve yumuşak mamalar yiyen köpekler diş problemlerine çok yatkın olacaktır. 

Köpeğimizin ağız ve diş sağlığını korumak istiyorsak her şeyden önce bilinçli birer hayvan sahibi olmamız gerekli. Köpeğimizin taşıdığı olumsuz belirtileri fark ettiğimizde mutlaka veteriner hekimimize baş vurmalıyız. 
Devamını oku...

0
Köpeklerde Tüy Dökülmesi




Köpeklerde pek çok nedene bağlı olarak görülen ve tüm pet sahiplerinin ortak şikayeti olan tüy dökülmeleri en yaygın problemlerden biridir. 

Allopecia yani tüy dökülmesi, sözlük anlamı ile vücudun genel veya bölgesel olarak tüysüz kalmasıdır. Doğmasal veya bir etkene bağlı olarak şekillenebilir. 

Doğal olarak her kılın bir ömrü vardır ve bu süre sonunda tüyler canlılığını yitirir ve dökülür. Dökülen bu ölü tüylerin yerine yenisi çıkar. Genellikle yılda iki kez özellikle bahar aylarında görülen aşırı tüy dökülmeleri kimi zaman tüm yıl boyunca sürebilir. Ancak normal sayılan bu dökülmeleri patolojik tüy dökülmelerinden ayırt etmek gerekir. Bu amaçla bir veteriner hekimin klinik muayene veya mikroskobik bakı ile dökülen tüylerin yapısını kontrol etmesi faydalıdır. Normal olarak ölü tüyler mat, kabarık ve cansızdır ayrıca elle çekildiğinde kolayca yerinden çıkar. Bazen öbek öbek olan bu kıl dökülmesine karşın deride her hangi bir lezyon ve tüylerde açılma yoktur. Bu tüyün mikroskobik bakısında ise kılın kök ve gövde yapısı düzgün olarak tespit edilir. 

Köpeklerde mevsimsel olarak tüy değişimi dışında bazen takılan tasmanın sürtünmesine bağlı olarak mekanik bir tüy dökülmeside söz konusudur. Sıkça görülebilen bu durumda çoğunlukla patolojik değildir. Ancak sürtünme nedeniyle deride yaraların oluşması ve enfekte olması nedeniyle tüysüz alanların yaygınlaşması gibi bir durumda söz konusu olabilir. 

İri ırk köpeklerde özellikle dirsek bölgesinde şekillenen tüy dökülmeleri de mekanik olarak sürtünme nedeniyle şekillenir ve normal kabul edilir. 

Köpeklerde normal olarak kabul edilen bu tüy dökülmelerinin dışında ayrıca doğmasal olarak kılsız ırklar olan Mexican Hairless Dog, Chinese Crested Dog, Inca Hairless Dog ve American Hairless Terrier ırklarındaki kılsızlıkta normaldir. Doğmasal olarak kılsızlığın diğer bir sebebi ise anomali olarak görülen kıl folliküllerinin yetersizliği veya yokluğudur. Doğmasal hipotrikozis olarak adlandırılan bu durum oldukca nadir olarak görülür. 

Patolojik bir tüy dökülmesi söz konusu olduğunda genellikle dökülen tüylerin yerine yenisi çıkmaz ve tüysüz alanlar şekillenir. Yaygın veya bölgesel alanlar şeklindeki bu bölgelerde etkene bağlı olarak de---gıs---en deri lezyonları da görülebilir. Bu tür bölgelerden alınan kıl örneklerinin mikroskobik bakısında çoğu zaman kıl yapısı deforme olmuştur ve tüy dökülmesine neden olan etkene (mantar, parazit gibi) ait bulgularda tespit edilebilir. 

Paraziterler, mantarlar, endokrin sistem bozuklukları, otoimmun sistem bozuklukları, stres, travmalar, beslenme bozuklukları, dermatitisler ve allerji gibi pek çok nedenle patolojik tüy dökülmeleri görülebilir. 

Tüm bu etkenlere bağlı olarak görülen tüy dökülmesi bu hastalıkların ortak belirtisi olmasına karşın, dökülmenin bölgesine, yaygın veya lokal oluşuna, kaşıntının olup olmamasına, deride lezyonların varlığına ve tüylerin tekrar çıkışına kadar pek çok fark vardır. Bu farklar hastalıkların ayrıcı tanısının yapılmasında büyük önem taşır. Örneğin endokrin sisteme ait hormonal bir bozukluk olan hyportroidizme bağlı olarak görülen tüy dökülmeleri iri ırk genç köpeklerde genel bir tüy dökülmesine neden olurken, hyperadrenocortizme bağlı olarak şekillenen tüy dökülmeleri küçük ırk köpeklerin özellikle karın altı bölgesinde daha fazla görülür. 

İleri derecede deri hasarına ve tüy dökülmesine neden olabilen otodectes, demodex, notoedres ve sarcoptes türü uyuz etkenleri tarafından oluşturulan deri hastalıklarında karakteristik belirti kaşıntı ve tüy dökülmesidir. Bu lezyonlarda tüy dökülmesi kimi zaman kaşınmaya bağlı travma gibi mekanik bir etkiyle dahi şekillenebilir. Ancak bu hastalıklarda genellikle tüyün morfolojik yapısında ciddi deformasyonlar söz konusudur ve kıl follikülleri ileri derecede etkilenebilir. Bu uyuz etkenlerinin tümü köpeklerde hastalığa neden olabilir. Ancak Demodex canis ve Sarcoptes scabiei tarafından oluşturulan uyuza köpeklerde daha sık rastlanılır. 

Dermatophysosis; microsporum ve tricophytosis türü mantarlar tarafından oluşturulan bir deri hastalığıdır. özellikle ağız ve burun çevresi ile çene altında olmak üzere pati araları ve tırnak çevresi de dahil olmak üzere tüm vücutta lokal lezyonlara ve tüy dökülmesine neden olabilir. Köpeklerde ayrıca Candidiasis ve Malasseziasis'e bağlı tüy dökülmeleri kaşıntı, eritem, renk değişiklikleri ve deri kalınlaşmaları ile karakterize şekilde yaygın veya bölgesel olarak şekillenebilir. 

Pire allerjisi ve buna bağlı tüy dökülmeleri de köpeklerde sık rastlanılan problemlerden birisidir. Genellikle karın altı, kalça ve arka bacaklarda görülen dökülmelerle birlikte deride kızarıklıkta belirgindir. Tüylerin dökülmesinde kaşınmaya bağlı mekanik etkide sözkonusudur. 

Ayrıca tüy dökülmesinin bir nedeni de enjeksiyon allerjisi olarak tanımlayabileceğimiz ve bazı grup ilaçlara karşı derinin gösterdiği allerjik reaksiyonlardır. özellikle glikokortikoid, progesteron enjeksiyonu ve droncit ile kuduz aşısının deri altı uygulamaları sonrasında görülebilen lezyonlar sınırlı plaklar şeklinde kalınlaşmalar ve kaşıntı ile belirgindir. Genellikle bu tür dökülmelerde tüyler bir süre sonra kendiliğinden çıkar. Kronik vakalarda ise çoğu zaman operatif olarak hasarlı bölgenin alınması tercih edilir. 

Tüy dökülmesine neden olan önemli faktörlerden birisi de beslenme bozukluklarıdır. Esansiyel yağ asitlerinin azlığı, A vitamini fazlalığı, diyetin dengesiz olması, aşırı protein alımına bağlı olarak şekillenen allerjiler ve sistemik bozukluklar tüy yapısının bozulmasına, tüylerin güçsüzleşmesine ve tüy dökülmelerine sebep olabilir. Örneğin Labrador, Golden Retriever gibi ırklarda gıda allerjisine bağlı tüy dökülmeleri oldukça yaygındır. 

Stres tüm türlerde olduğu gibi köpeklerde de tüy dökülmesinin sebebi olabilir. Lokal olabileceği gibi yaygın olarak tüm vücutta görülebilen bu dökülmelerin tedavisi ancak strese neden olan faktörlerin ortadan kaldırılması ile mümkündür. 

Tüm bu nedenlerden farklı olarak bazı köpek ırklarında spesifik olarak görülen tüy dökülmeleri vardır. Bunlar doğrudan genetik yapıyla ilgili olarak şekillenir ve sadece belli ırklarda görülür. örneğin Doberman Pincher'larda görülen ve kıl gövdesinde anormal melanin dağılımı ile ilişkili olan gelişim bozukluğu sonucu görülen renk mutant anomalisi veya Greyhoundların nedeni bilinmeyen uyluk kelliği, Dachshundlarda ergenlik döneminden başlayarak gelişen ve nedeni henüz bilinmeyen Canine pattern baldness olarak adlandırılan bölgesel simetrik tüy dökülmeleri gibi. Bu durum ayrıca Chihuahua, Whippet, Manchester terrier gibi kısa tüylü ırklarda da görülebilir. American ve Portekiz su spaniellerinde farklı bir formda da olsa benzer bir durum görülebilmektedir. 

Kaynak için tıklayın
Devamını oku...

27 Aralık 2013 Cuma

0
Köpek Gezdiriken Sahiplerinin En Çok Karşılaştığı Sıkıntılar



Köpek besleyen insanlar, düzenli aralıklarla köpeklerini yürüyüşe çıkartırlar. artık yerleşik düzenin büyük çoğunluğu şehirlerde olduğu için de sahipli köpekler cadde ve sokaklarda gezdirilir. bu gezintiler sırasında ise bir çok aptalca soru ve sorun ile karşılaşırsınız.
rottweiler ile gezerken yaşanabilecek sıkıntılardır

-yürüdüğünüz kaldırımda yürüdüğünüz şerit boşaltılır (karşı kaldırıma geçen gördüm)
-başka köpek sahipleri daha 100 metre öteden köpeklerini korumaya alır
-çocuklu kişilerin çocuklarına 'dur,gitme,yanıma gel,kaç' tarzında bağırmaları
-yanınızdan geçen insanların 'canavar bu,karabaş,bu adamı yer' söylemleri
-belli yerlerde tasmasız dolaştırdığınız da koşar adımlarla panik halinde kaçarlar
-çok az bir sayı hariç genelde bütün insanların köpeğinize tereddütle yaklaşmaları ve ya hiç yaklaşmamaları
-ve nedenini anlayamadığım bir şekilde size de cani gözüyle bakmaları
-"ay çok da büyük o, bir şey olsa zapt edebilecek misiniz, doberman mı pitbull mu hangisi bu allahın cezası" (rotweillerdan bahsediyor, tamam iri köpek ama birincisi bir köpek sahibinin elindeki tasmadan onu hiç sallamadan kurtulacak kadar itaatsiz ve iyi yetiştirilmemiş olacak, artı o kadar gözü dönmüş olacak hayvanı naparak sinirlendirmeyi umuyorsa artık,ve 190a 90lık bir adam onu tutamayacak)
-saatlerce parkta dolaştıktan sonra, köpeğin bölgedeki en hoyrat esnafın kapısının önüne dışkılaması.

- ısırır mı
ısırmaz direkt yutar şeklinde karşılık verilebilir.

-sözde hayvan dostu insanlardan çok rahatsız oluyorum. mesela çıkıyorum biraz gezdireyim diye yola çekiyorum götürüyorum. gelmezse "yürü hadi manzaraya daldın" diyorum olmadı . kafasını iki elimle sallıyorum. bu sayede belki dostluğumuz pekişiyor. 

bunu gören sözde çevreci ya da hayvansever zihniyet atlıyor hemen. "sen nasıl insansın ya, hayvanı ne yapıyorsun senin gibileri ipte sallandırmak lazım, yazık ya hayvanın yüzüne bak ne kadar acı çekmiş." tarzı cümleler. sen benim köpeğimle arama niye giriyorsun, sen benim köpeğimle aramdaki diyalogu biliyor musun, onunla bazen bir ekmeği paylaştığımı, ona çayımdan biraz döktüğümü, hasta olduğunda gecenin bir yarısı tıpkı bir insan hastaymış gibi veteriner aradığımı biliyor musun? bilmiyorsun. o zaman karışmayacaksın işte. 

hayır köpeğe yaklaşıyor köpek buna öyle bakıyor ki bir kaşık suda boğacak gibi, hani zincirini bıraksam saldıracak tarzda havlıyor bu zihniyet o havlamadan "canım ya bana da nasıl ısındı hemen sevimli sevimli havlıyor" diyor. birgün salacağım üstüne görecek gününü.

-yabancı köpekler. özellikle de kızgınlık döneminde karşı cins köpekler, sizin gözünüz gibi baktığınız yavrunuzun üstüne çıkmaya çalışabiliyor. neyse ki bizim kız erkek köpekleri kovalıyor. şimdilik öyle bir sorunumuz yok.

-gözükara hayvanseverler yüzünden zor duruma düşersiniz. "ısırır mı?" derler, "ısırmaz ama üstünüze atlayabilir. bundan tedirgin oluyorsanız yaklaşmayın" diye uyarırsınız, "ay ısırmıyorsa bişi olmaz o zaman" diye gelirler, hayvan da "oleey sevicek şimdi beni" diye tribe girip üstüne atlayınca da, "bi köpeğe sahip çıkamıyorsun! gezdirme o zaman bu saldırgan hayvanı!" diye papara yersiniz. 

-birlikte dışarı çıktığınızda, iki dakika oturup dinlenemezsiniz. bir yere gidip bir bardak çay içemezsiniz. asla rahat durmaz. otursanız da, gelen geçenler sanki ilk kez köpek görüyormuşçasına tepki verirler, rahat bırakmazlar. zehir olur çayınız sigaranız. 
bu ve bunun gibi sıkıntılar. örnekleri çoğaltmak mümkün.

Murat Sezer
Devamını oku...

8 Aralık 2013 Pazar

0
Zararlı Gıdalar

Zararlı Gıdalar



KÖPEKLERİMİZ İÇİN ZARARLI BESİNLER

Çoğu köpek sahibi, çikolatanın köpeklerini hasta edebileceğini bilir, ancak soğanın öldürücü olabileceğini bilmezler. Soğanın tüm renkleri, sarımsak ve pırasa gibi akrabaları da dahil.

Boylarına bağlı olarak, hasta olmaları için köpeklerin çok miktarda soğan yemeleri gerekmez. 25 gr. soğan 10 kiloluk bir köpeği hasta edebilirken, iri bir köpek, hastalanıncaya kadar çok daha fazla miktarda soğan yiyebilir.

Belki şimdi kendi kendinize şu soruyu soruyorsunuz: "Beyni olan hangi köpek zaten soğan yer ki?" Ama soğanların çiğ olması gerekmez. Kızartılmış olabilirler, hazır çorbalardaki gibi kurutulmuş olabilirler veya herhangi başka bir şekilde pişirilip hazırlanmış olabilirler. Bir arkadaşım, köpeği Max’i, hafta sonu tatiline çıkarken, kızarmış ve kuru soğanların bulunduğu odada bırakmış. Bir gün sonra eve döndüğünde, boş bir tabak ve yerde salyalar görmüş. Tabakta ne olduğunu bilmediği için önemsememiş, ancak köpeği bayılınca bize getirmişti.

Pek çok teşhis geçirildi ve kanında kanıtı bulduk. Soğan yemişti, hem de çok fazla. Soğanlar, kırmızı kan hücrelerindeki hemoglobini okside ederek zehirlenmeye yol açar. Hemoglobin, akciğerlerdeki oksijeni emer, sonra besinin enerjiye dönüştürülmesi için beden dokularına bırakır. Hemoglobin okside olduğunda, oksijeni aynı şekilde taşıyamayan kütleler oluşur. Bu küçük kütleler, mikroskop altında incelendiğinde kırmızı kan hücrelerinde görülebilir.

Veteriner hekimler çok sayıda kırmızı kan hücresinde kütle gördüklerinde, soğan zehirlenmesinden kuşkulanırlar. Normalde birkaç kırmızı kan hücresinde kütleler olabilir, ama Max’in durumunda, çoğu kırmızı kan hücresinde bunlar vardır.

Kütleler, genelde kendi başlarına yaşamı tehdit eden sorunlar oluşturmazlar, kırmızı kan hücreleri hâlâ oksijeni taşımaya devam ederler, ama artık o kadar başarılı değillerdir. Aslında daha çok, kırmızı kan hücrelerinin ömürlerini kısalttıkları için sorun oluştururlar. Sonuçta, soğan yiyen köpek anemik olur. Eğer bir köpek, bir seferde çok miktarda soğan yerse, birkaç gün sonra ani anemi oluşabilir. Eğer, köpek pek çok gün üsüste az miktarda soğan yerse, haftalar ya da aylar sonra yavaş yavaş anemik olur.

Soğan zehirlenmesi yaygın değildir. Mutfak artıkları içinde az miktarda verildiğinden, köpeklerde veteriner hekime götürmeyi gerektirecek kadar ağır belirtiler ortaya çıkmaz.

Çoğu köpek, teşhis testleri gerektirecek kadar hasta edecek miktarda soğan yemez. Ayrıca veteriner hekim sarımsak yiyen köpekler de görmezler. Oysa sarımsak da, soğan gibi aynı sonuçlara neden olabilir, ancak sarımsak genellikle çok küçük miktarlarda verildiğinden, köpeklerin zehirlenecek kadar yeme olasılıkları çok düşüktür.

Soğan zehirlenmesinin belirtileri, anemi ve bedende düşük oksijen ile aynıdır; halsizlik, zayıflık, kırmızı renkte idrar, enerji düşüklüğü, soluk ya da mavimsi diş etleri, özellikle idmandan sonra. Soğan zehirlenmesi, bu belirtilerin yaygın bir nedeni olmasa da, gördüğünüz vakit göz önünde bulundurun.

Köpeğiniz çok miktarda soğan yer ise, onu derhal veteriner hekime götürün. Veteriner hekim kusmasını sağlayabilir ya da zehirlenme belirtilerini hafifletecek bir ilâç verebilir.

Zehirlenmeye yol açacak kadar çok miktarda soğan yenilmiş ise, birkaç gün hastanede kalması da gerekebilir. Anemi durumu ağır ise, köpeğin kan nakline ihtiyacı olabilir. Max’e yapıldı ve hayatı kurtuldu.

Köpekler tedaviye iyi yanıt verir ve hızla iyileşirler. Ama köpeğinizi bu riskten korumak için basit bir yola başvurabilirsiniz; soğanları kendiniz yiyin. Onlar sizin için faydalı.


Mutfaktaki Diğer Tehlikeler

Mutfaktaki tek tehlike soğanlar değildir. Bazı başka yiyecekler de köpeğinize zehir olabilir.

Çikolata
Kusma, ishal, depresyon, kalp aritmisi, kas kasılmaları, bayılma, koma.

Küflenmiş Yiyecekler
Alerji.

Peynir
Reaksiyonlar.

Elma Çekirdekleri
Kusma, solunum güçlüğü.

Kiraz Çekirdekleri
Kusma, solunum güçlüğü, koma.

Patates Kabuğu
Ağız kuruluğu, kusma, ishal.

Tütün
Kusma, baş dönmesi, salyalanma, kalp atışında hızlanma.



Yapay tatlandırıcı içeren şekerler XYLITOL: (yapay tatlandırıcı)
National Animal Poison Control Center tarafından Temmuz 2004′te risk olarak tanımlanmış. Karaciğere zarar veriyor ve ölümcül olabiliyor.

SOMON :
Çiğ somonun tüketilmesinden 5 ila 7 gün içerisinde ortaya çıkıyor. Semptomları lethargy (uyuşukluk diye biliyorum ama tıpta başka anlamı varsa yanlış olmasın) ve aneroksiya. İlk 2 gün vücut sıcaklığı 40- 41 dereceya çıkart sonra normale döner. 4. gün sürekli kusma hali görülür. Kusmayı kanlı ishal takip eder. Dışkı genellikle parlak sarı renktedir. Önlemesi ise basittir, köpeğinize çiğ balık verilmeyecektir.

SOĞAN SARIMSAK :
Köpekler soğan tükettiklerinde hemolitik anemi görülür. Soğanın pişmiş ya da çiğ olmasının bu durumda pek de bir etkisi yoktur. Köpekler küçük dozlardaki soğanı tolere edebilirler. Dr. Richards’a göre (kimdir bilmiyorum) köpeğe pişmiş soğan verilmesi pek de zararlı değildir ancak soğan içeren bir gıdada et suyu tarzında soğan içeren birşeyler eklenilmemelidir.


ÜZÜM- KURU ÜZÜM:
Üzüm ve kuru üzümlerin fazlası köpeğimiz için toksik. Belirtileri kusma ishal böbrek yetmezliği olarak ilk 24 saat içinde kendini gösteriyor. Köpeğin kurtulma şansı yüksek ancak böbreğe zarar verebiliyor. 3-4 adet üzüm zehirlemeye yol açmıyor ancak masadan 1 tabak dolusu üzüm kaybolursa paniklemenizde hiç sakınca yok.. Hemen veterinerinizi arayın.

MANTAR :
Birkaç tip mantarın tüketilmesi toksik etkiye yol açıyor. Amanita Phalloides en zehirli olanı. Diğer Amanita tipleri onun kadar zehirli değil. Karaciğer ve nerolojik rahatsızlanmalara yol açar..

BROKOLİ:
Dietteki brokoli miktarının %10u geçmesi gastrointestinal rahatsızlıklara neden olur. Bu oran %25in üzerinde çıkarsa ölümcüldür. Brokolideki toksik ingredient (içerik)Bothiocyanate’dır. (Cyanate siyanür değil miydi?)
Ancak brokoli içerdiği bioflavinler ve kansere karşı koruyucu etkisi olması sebebyile az da olsa diyette verilmelidir.



Soru: Köpeklerimiz için Zararlı gıdalar nelerdir ?

Cevap: İnsanların yedileri bazı gıdaların çeşitli hayvanlarca da yenmesinde sakınca yoktur ama köpeklerin farklı metabolizmaları yüzünden onlarda tehlikeli olabilir.
Bazıları sadece basit sindirim sorunlarına yol açar halbuki bazıları ciddi hastalıklara sebep olur,hatta ölüme bile yol açabilir.

Köpekler aşağıda ki listedeki gıdalarla (Kasten yada istemeyerek) beslenmemelidirler !!!

(Listede eksikler bulunabilir bunları zaman içinde tamamlayacağız)

Alkollü meşrubatlar = Sarhoşluk, koma, ve ölüme sebep olabilir.

Bebek maması = Soğan tozu içerebilir.Köpeklerde zehirlenmeye sebep olabilir.Fazla miktarda verilmesi beslenme sorunlarına yol açabilir.

Balık Kılçığı,Kümes hayvanları kemikleri ve diğer et kaynakları kemikleri = Sindirim sistemini tıkayabilir yada yırtılmalara sebep olabilir.

Kedi Maması = Genel olarak çok yüksek protein ve yağ ihtiva eder. Egzema ya ve yağlanmaya sebep olur.

Çikolata,Kahve,Çay ve diğer kafeinler = Köpekler için Zehirli olabilen ve kalbi ve sinir sistemini etkileyebilen kafein, theobromine, veya theophyllineyi içerir..

Turunçgil özütleri (limonata vs) = Kusmaya sebep olur

Yağlı Garnitürler = Pankreas ı yorar ve pankreatit hastalığına sebep olur

Üzüm ve kuru üzüm = Böbreklere zarar verebilen bilinmeyen bir toksini içerir

Şerbetçiotu = bilinmeyen bileşiği Soluğun kesilmesine,kalp atışının hızlanmasına,yüksek ateşe,nöbet ve felçe hatta ölüme sebebiyet verir.

İnsanlar için olan demir içeren vitaminler = Sindirim sistemine zarar verir ve Karaciğer ve böbrekler dahil pek çok organ için zehirlidir.

Karaciğer (Fazla miktarda) = Kasları ve kemikleri etkileyen A vitamini zehirlenmesine sebep olur.

Fındık-ceviz türevleri = Sindirim sistemini,sinir sistemini ve kasları etkileyen zehir içerir.

Haşhaş-Kendir-Kenevir = Kusma ile sinir sistemine baskı uygular,kalp hızını artırır.

Süt ve Süt ürünleri = Bazı büyük köpekler ve kediler Laktoz u sindirecek yeterli enzim e sahip değildir.Bu diyare’ ye sebep olur. Evcil hayvanlarımız için Lactose-free süt ve süt ürünleri bulunmaktadır.

Küflü , Bozuk Gıdalar = Çeşitli ve fazla toksin zehirlenmeye,kusmaya diyare’ye sebep olur ve pek çok organı etkiler.

Mantar = İçeriğindeki toksinler tüm vücut sistemini etkiler..Şok’a hatta ölüme sebep olabilir.

Soğan ve sarımsak (çiğ,pişmiş yada tozu) = İçeriğindeki sulfoxide ve disulfide kırmızı kan hücrelerine hasar verir ve kansızlığa sebep olabilir.Kediler köpeklere oranla bu gıdalara daha duyarlıdır.
Sarımsak,Soğana nazaran daha zehirsizdir.

Trabzon Hurması = Çekirdekleri bağırsakta tıkanmaya ve incebağırsak iltihabına sebep olabilir.

Şeftali ve erik çekirdeği = Sindirimle ilgili risalenin engeline sebep olabilir

Patates,Ravent,Domates ve Patates – Domates püresi = Sindirim,sinir ve üriner sistemi etkileyen oksalat ( oksalik asit) içerir. Daha çok çiftlik hayvanları için sorundur.

Çiğ Yumurta = Avidin denen bir enzim içerir,Biotin azalmasına sebep olur (bir B vitamini) Bu cilt ve tür problemleri görülmesine sebep olabilir.
Çiğ yumurta Salmonella ya sebep olabilir

(Salmonella.= zehirlenmeye sebep olan bir mikrop/bakteri)

Çiğ Balık = Thiamine (Bir B Vitamini) eksikliğine sebep olur. Buda iştah kaybına,Nöbet ve felçe,ciddi vakalara hatta ölüme sebebiyet verebilir.
(Ne kadar çok çiğ balık verilirse bu ortak sonuçlara o kadar yaklaşılır)

Tuz = Fazla alındığında eletrolit dengesini bozar.

Taze Fasulye = Sindirim sistemini tuzağa düşürür. “Yabancı vucut bağı” da denir.

Şekerli Gıdalar = Obeziteye,diş problemlerine ve şeker hastalığına sebep olabilir.

Artık Yemekler = (Masadan arta kalanlar) = Artık yemekler dengeli beslenme öğesi değildir.
Kendi beslenme gıdalarının %10 unu asla geçmemelidir.Et atıkları yağ içerebilir,kemikler ise besin değildir.

Tütün = İçeriğindeki nikotin sindirim ve sinir sistemini etkiler.Kalp ritminde aşırı hızlanmaya,inme’ye,koma’ya ve ölüme sebep olabilir.

Mayalı Hamur = içeriğindeki gazlar sindirim sisteminde sorunlara,ağrıya ve mide-bağırsak yırtılmalarına sebep olabilir.



Kaynaklar :

Yard. Doç. Dr. Kürşat ÖZER / PetMagazine Dergisi Eylül/Ekim 1998

vetinfordogs.com – peteducation.com

Devamını oku...

Rottweiler Turkiye